Yazı
Yazar : Ali DENİZ
2025-04-27 11:49:29
Görüntülenme
İLKSAN: Rakamların Gölgesinde Kaybolan Bir Emanet
Ali DENİZ

İLKSAN’ın her il temsilcisine bireysel olarak ulaştırdığı “2024 Yılı Faaliyet Raporu”nu, diğer tüm temsilciler gibi satır satır okuyup, her tabloyu dikkatle inceleyerek, sunulan verilerin ötesindeki asıl tabloyu anlamaya çalıştım. Çünküü yarın yapılacak 9. Dönem 4. Olağan Temsilciler Kurulu Toplantısı, işte bu raporun ortaya koyduğu finansal ve yönetsel tablo ışığında önemli kararların alınacağı kritik bir zemin olacak.

 

Yine her zamanki gibi, dosya dolusu kağıtlar, süslü cümleler, tablolarda büyüyen rakamlar… İlk bakışta insana "Ne güzel işler yapılmış!" dedirten bir görüntü var. Fakat detaylara indikçe tablo değişiyor. Hani derler ya; “baktıkça insanın içi burkuluyor.”

 

Öncelikle hakkı teslim edelim: 13 Eylül 2023 tarihinde göreve gelen yeni yönetim için çok kısa bir süre geçti. Kimse birkaç ayda mucize beklemiyor. Ancak şeffaflık, samimiyet ve güven inşa etmek için uzun yıllara gerek yok. Ne yazık ki 2024 Faaliyet Raporu'nda böyle bir çabanın en küçük işareti bile yok.

 

Raporda her zamanki gibi rakamlar şişirilmiş ama içinde bulunduğumuz ekonomik gerçeklerle hiçbir bağ kurulamamış. 2021 yılında İLKSAN’ın toplam varlığı 2,5 milyar TL civarındaydı. 2024 yılında bu rakam 8,4 milyar TL'ye çıkmış. İlk bakışta etkileyici gibi duruyor. Ancak büyümenin ana kaynağının yatırım getirileri değil, öğretmenlerden toplanan aidatlar olduğu açıkça görülüyor.

 

2021 yılında toplanan aidat geliri 330 milyon TL iken, 2024 yılında bu rakam tam 1,8 milyar TL’ye yükselmiş. Yani Sandık, yatırım getirileriyle büyüyememiş; öğretmenlerin cebinden kesilen paralarla şişirilmiş. Bunu en net şekilde üyelerden toplanan aidat başına düşen varlık büyüklüğünden anlayabiliyoruz:

 

  • 2021’de 1 TL aidat, Sandıkta 7,7 TL varlığa karşılık geliyordu.
  • 2022’de 6,6 TL’ye geriledi.
  • 2023’te 5,4 TL’ye düştü.
  • 2024 sonunda ise sadece 4,5 TL.

 

Yani her geçen yıl, Sandığın ürettiği değer azalıyor. Reel büyüme yok. Sermaye üretimi yok. Sadece öğretmenden kesilen aidatlar var.

 

Raporlarda açıklanan kâr oranları da sunulan genel tabloyla ciddi bir çelişki oluşturuyor. 2023 yılında Sandık, 901 milyon TL net kâr açıkladı. Ancak 2024 yılına geldiğimizde, bu rakam bir anda %229 gibi olağanüstü bir artışla tam 2,9 milyar TL'ye çıkarılmış.

Evet, yanlış duymadınız: %229'luk bir artış! Bugünün ekonomik koşullarında böylesine bir sıçrama, bırakın Türkiye'yi, dünya ölçeğinde bile ender rastlanacak bir durum.

 

Peki, aynı dönemde dünyada neler oldu?

 

  • Apple, tüm teknoloji sektöründeki baskılara ve küresel dalgalanmalara karşı koyamadı ve %3,3 oranında kâr kaybı yaşadı.
  • Microsoft, güçlü bir performans sergilemesine rağmen kârını sadece %21,8 oranında artırabildi.
  • Türkiye'nin dev sanayi şirketleri de ekonomik türbülansın etkisinden kurtulamadı:
    • Vestel, tam %626 oranında zarar açıkladı.
    • Sabancı Holding%169 zarar açıkladı.
    • Koç Holding bile %98 zarar açıklayarak yılı kapattı.

 

Dünyanın ve Türkiye'nin en büyük, en köklü şirketlerinin bu zorlu yılda ciddi finansal kayıplar yaşadığı bir ortamda, İLKSAN'ın adeta hiçbir şey olmamış gibi, hem de öğretmen aidatlarına dayalı sınırlı bir gelir yapısıyla uçuşa geçmesi, kusura bakılmasın, piyasa gerçekleriyle bağdaşmıyor.
Bu olağanüstü artışın gerçek nakit yaratımıyla değilmuhasebe oyunları ve varlık değerleme şişirmeleri gibi defter kayıtları üzerinden elde edildiği izlenimi, adeta gözümüze sokuluyor.

 

Üstelik, bu olağanüstü büyümenin ardında reel yatırım gelirleri değil; yeni kurulan bağlı ortaklıklar üzerinden yapılan varlık aktarımları, oteller ve lojmanlar üzerinden yapılan değerlemeler, enflasyon muhasebesinin eksik uygulanması ve nakit yaratmayan finansal düzenlemeler bulunuyor.
Yani kasaya gerçek para girmeden, kâğıt üstünde yaratılan bir büyümeden söz ediyoruz.

 

İşte tam da bu yüzden, İLKSAN’ın 2024 yılında açıkladığı net kâr artışı, ekonomik gerçekliğin değilrakamların sanal dünyasının bir ürünü gibi duruyor.

 

Rapor dikkatlice incelendiğinde bu kârın gerçek nakit akışından değil, duran varlıkların değerlemelerinden kaynaklandığı anlaşılıyor. Özellikle 2024 yılı içinde alınan Antalya Boğazkent’teki otel ve lojmanlar İlk Yatırım Turizm Grup A.Ş.’ye aktarılarak bilanço büyüklüğü şişirilmiş. Sandığın duran varlıklarında tam %857’lik bir artış yaşanmış. Ancak bu büyüme kasaya giren nakit para anlamına gelmiyor. Muhasebe kayıtları üzerinde yaratılan bir değer artışı var. Gerçek nakit üretimi yok.

 

Dahası, 2024 yılında İLKSAN’ın toplam varlık büyümesi, üye aidatlarının büyüme oranını yakalayamamış durumda. 2023 sonunda her 1 TL aidat karşılığı 5,4 TL'lik bir varlık vardı. 2024 sonunda bu oran 4,5 TL’ye geriledi. Eğer Sandık gerçekten yatırım getirisi üretebilseydi bu oran artmalıydı, azalmazdı. Kısacası Sandık, öğretmenlerin cebinden aldığı parayı büyütemediği gibi, reel olarak sermaye kaybı yaşadı.

 

Faaliyet raporunda, 2024 yılı sonunda Sandığın reel olarak yaklaşık 5,9 milyar TL büyüklüğünde bir kayıp yaşadığı da net şekilde ortaya konmuş. Yani Sandığın gerçek büyüklüğü, olması gereken 14,4 milyar TL yerine 8,4 milyar TL seviyesinde kalmış. Aradaki fark, Sandığın son yıllarda yaşadığı ciddi değer erimesinin açık kanıtıdır.

 

Bağlı ortaklıklar konusundaki tablo da iç açıcı değil. İlk Yatırım Turizm Grup A.Ş.'ye yapılan devasa yatırımların getirisi hakkında tek bir net bilgi yok. Kâr-zarar tahmini yok, geri dönüş süresi yok. Risk analizi yok. Kısaca, üye aidatları "görünmez yatırım alanlarına" aktarılmış ve şeffaflıktan uzak bir yönetim anlayışı tercih edilmiş.

 

Geçmiş yıllarda İLKSAN’ın faaliyet raporları açıklandığında sık sık şu eleştiriler yapılırdı:
 

“Sandık zarar ediyor, üye aidatları büyümenin tek kaynağı, şeffaflık yok!”
 

Bugün, yeni yönetimin ilk raporunda, bu eleştirileri ortadan kaldıracak bir irade gösterilmediğini görüyoruz. Hatta adeta geçmişte yapılan eleştirilerden korkulmuş olacak ki, abartılı kâr tabloları üzerinden bir başarı algısı oluşturulmaya çalışılmış. Oysa bu tablo, hakikatin üzerini örtmeye yetmiyor.

 

Ve unutulmaması gereken çok önemli bir gerçek var: 2013-2016 yılları arasında, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ve ardından yapılan yasal düzenlemelerle, İLKSAN üyeliği zorunluluktan çıkarılıp gönüllülüğe bırakılmıştı.


Bu dönemde, 2013 yılında göreve başlayan yeni öğretmenlerin yalnızca %40’ı İLKSAN’a üye oldu; yaklaşık %60’ı ise üyelik teklifini reddetti.

 

Başka bir deyişle, her 10 yeni öğretmenden 6’sı, kendi iradesiyle İLKSAN’a katılmayı tercih etmedi. Bu oran, öğretmenlerin Sandığa olan güven düzeyini açık biçimde gösteren somut bir veridir. MEB verilerine göre, 2013-2016 yılları arasında atanan öğretmenlerin toplam sayısının yaklaşık 100 bin civarında olduğu düşünüldüğünde, İLKSAN’a üye olmaktan kaçınan öğretmen sayısı 60 binin üzerindeydi. Bu, sadece bir tercih değil; Sandığın o dönemde üyeler nezdinde ne kadar sorgulandığının ve sorgulanmayı hak ettiğinin net bir kanıtıdır.

 

Bugün hâlâ zorunlu üyelik sistemi sürüyor. Ancak geçmişte yaşanan gönüllü üyelik tecrübesi, önümüzdeki dönemler için güçlü bir alarm işareti olmaya devam ediyor. Eğer zorunlu üyelik tekrar kaldırılırsa, Sandığın üye tabanının %50’den fazlasını kaybetmesi kuvvetle muhtemeldir.

 

Şu bir gerçek ki; rakamlar büyümüş gibi gösterilmiş ama gerçek güven küçülmüş, yatırımlar artmış gibi anlatılmış ama kasaya giren nakit yok, kârlar rekor kırmış gibi sunulmuş ama sermaye kaybı derinleşmiştir. Ve en acısı, öğretmenlerin emaneti olan bu Sandık, şeffaflık ve hesap verebilirlikten hızla uzaklaşmıştır.

 

Raporu eline alan her temsilcinin bu tabloyu bütün açıklığıyla gördüğüne inanıyorum.


Yarın yapılacak Temsilciler Kurulu toplantısında da herkesin bu gerçekleri aklında tutarak hareket edeceğini umuyorum.

 

Çünkü İLKSAN, sadece bir muhasebe tablosu değil; öğretmenlerin alın teriyle, inançla biriktirdiği bir emanettir. Bu emaneti korumak, rakamları makyajlamakla değil; gerçeği görmek, sorumluluk almak ve hakkıyla sahip çıkmakla mümkündür.

 

Vesselam…

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen